Kayseri'nin Hacılar ilçesinde, Erciyes Dağı'nın eteklerinde yüzyıllardır süregelen ilginç bir gelenek yaşatılıyor: Kar kuyuları. Yaklaşık 500 yıllık geçmişe sahip bu kuyular, geçmişte su ihtiyacını karşılamak için inşa edilmiş, günümüzdeyse yaz aylarında serinlemek ve soğuk su elde etmek için kullanılıyor. Toplamda 1200'e yakın kuyu bulunuyor olsa da, yaklaşık 300'ü hala aktif olarak kullanılıyor. Bu kuyuların derinliği 7 metreye kadar ulaşıyor ve kış aylarında tonlarca karla dolduruluyor. Bölge halkı, bu geleneği büyük bir özveriyle sürdürüyor.
500 Yıllık Bir Gelenek: Kar Kuyuları
Kış aylarında, Erciyes Dağı'nın eteklerinde biriken temiz karlar, çuvallar yardımıyla kuyulara taşınıp sıkıştırılıyor. Kuyuların kapakları daha sonra yaz aylarına kadar kapatılıyor. Yaz başlangıcında açılan kuyulardan, kısmen erimiş karlardan elde edilen buz gibi su, kovalarla çekilip içiliyor. Kovalarla çıkarılan kar ise yoğurt, pekmez, ceviz ve fındık ile birlikte yeniliyor. 35 dereceye ulaşabilen yaz sıcağında, bu kar ve buz gibi su, yöre halkı için paha biçilmez bir serinleme kaynağı oluyor. Bu gelenek, sadece serinlemek için değil, aynı zamanda geçmişten günümüze gelen kültürel bir mirasın da sembolü olarak değer görüyor. Kuyuların büyük çoğunluğunun bakımsız kalması ve gelecek nesillere aktarılmasının zorluğu, geleneğin sürdürülebilirliği konusunda endişeleri beraberinde getiriyor.
Geleneğin Devamı İçin Mücadele
65 yaşındaki Mahmut Gengeç, yıllardır bu geleneği sürdürdüklerini ve gelecek kuşaklara aktarmada zorluk çektiklerini belirtiyor. Geçen yıl kar yetersizliği nedeniyle kuyuları dolduramadıklarını, ancak bu yıl bol kar yağışı sayesinde tekrar geleneği sürdürebildiklerini anlatıyor. Gençlerin bu zorlu işe ilgi göstermemesinden, yevmiyeci bulma zorluğundan ve kuyuların bakımsız kalmasından yakınıyor. Mahmut Gengeç, özellikle hastaların ve yaşlıların, bir avuç karın bile büyük önem taşıdığını, bu nedenle geleneği sürdürmeye devam edeceklerini vurguluyor. Akrabalarla imece usulü çalışarak kar doldurduklarını, ancak yeterli iş gücü bulamadıklarından şikayetçi. Bu durum, geleneğin geleceğinin tehdit altında olduğunu gösteriyor.
Gelecek Nesillere Aktarma Kaygısı
67 yaşındaki Ahmet Gengeç ise, atalarından devraldığı bu geleneği sürdürmenin ne kadar güzel bir duygu olduğunu dile getiriyor. "Yazın karı, kışın karı" atasözünü hatırlatarak, kışın doldurulan karın yazın da faydasını görüldüğünü anlatıyor. Karın çay, pekmez ve diğer yiyeceklerle birlikte tüketildiğini ve mükemmel bir çay elde edildiğini belirtiyor. Ancak o da, gençlerin bu geleneğe ilgi göstermemesinden ve gelecek nesillere aktarılmasından endişe duyuyor. Hacılar'da binlerce kar kuyusunun olduğunu, ancak sadece bir kısmının kullanıldığını belirterek, geleneği sürdürme azmini vurguluyor. Bu durumun zorluklarına rağmen, bu geleneği sürdürmenin kendileri için büyük bir zevk ve gurur kaynağı olduğunu belirtiyor. Bu yıl yağmış bol karın, geçmiş yıllara göre daha temiz ve kaliteli olduğunu da ekliyor.